16.10.2018

Barış Kebapçısı… Dükkanıma girdiğinizde, mis gibi kuyruk yağı kokusuyla selamlarız burnunuzu. Genel olarak sizi selamlayansa çoğunluk Selçuk’tur sağ olsun. Kendisi garsonumuzdur. Nazmi ve Rıdvan da garsonlarımızdır. En eli çabuk olan Rıdvan, en sakarları Nazmi, en güler yüzlüleri de Selçuk’tur. Aşçı da bendeniz. Adım da Yusuf. Aynı zamanda bu dükkanın sahibi olurum. Ha, kasada da Servet durur. Servet güvenilir çocuktur, oğlumdur. Peki bu dükkanın adı neden Barış’tır bilir misiniz? Barışın asla olmayacağını bilirim. Onun için barış istediğimden dükkana Barış ismini koymuş değilim. Ne de olsa bu dünyada geçerli tek şey savaş olacak hep. Oğullarımdan birisinin adı falan da değil; ya da …

Okumaya Devam Et

11.09.2018

İyi bir aşçı olduğunu söylerlerdi. Yemek yapmayı severdi. Zaten onun için işinde iyiydi. Kendisine özgü huyları olmasa sıradan bir aşçı olabilirdi de. Mesela her şeyi, bir domatesin kabuğunu bile sapı oldukça yıpranmış bir satırla soyar ya da keserdi. Bu satırın onun için bir önemi olsa gerekti… Genelde, hamur işlerini kadın memesi şeklinde yapması, tuhaftan da öteydi. Bereket, insanın gözüne sokarcasına yapmıyordu bunu ve kendi lokantasını işlettiğinden büyük bir sıkıntı olmuyordu. Hazırladığı her yemeğe bir şekilde alkollü bir şey koyardı. En çok özen gösterdiklerine rom… Bir yemeğe özen gösterdiği, ona rom koyup koymadığıyla anlaşılırdı. Listeye yazardı çünkü hangi yemeğe ne şekilde …

Okumaya Devam Et

19.07.2018

Bir kedinin size hareket etmeyi öğretmesine izin verin. Yemeğini yemesinden itibaren, yani sonuçtan itibaren anlatmaya başlayayım ki onun aslında bir başlangıç olduğunu anlayasınız. Kedi yemeğini yer ama onu ortalıkta koşarak harcamaz. Evet oyun falan oynar ama aslında antrenmandır o. Uyur, koordinasyonunu kuvvetlendirmek, vücudunu onarmak için… Ardından, av bulma süreci başlamıştır. Belirli parametreler dahilinde bir arayıştır başlar kedi için. Dikkat edin, parametrelerden bahsediyorum. Öylesine bir arayışı kastetmiyorum. Bir av bulunmuştur… Strateji belirleme sırasıdır artık. Kedi hala hareket etmemekte, ya da asgari devinimlerle işini yürütmektedir. Vücudunun sınırlarını bilmektedir çünkü. Hesaplar yapar, atlayacağı mesafeyi, saldıracağı yeri belirler… İşte, ancak o zaman, bir tek …

Okumaya Devam Et

29.03.2018

Kar yağıyordu. Usul usul yağıyordu. Yere düşen her kar tanesini duyabiliyordu. Bu sesler ona huzur veriyordu. Bir ağaç kovuğunu birkaç gündür mesken edinmişti. Hatta sağ olsun örümcekler bir pencere bile örmüşlerdi. Hem o yararlanıyordu bundan hem de elbette örümcekler. Ağların ısı yalıtımlı olduğunu keşfetmişti. Ya da zaten üşümemekteydi. Hangisinin geçerli olduğundan pek emin değildi. Zaten pek o kadar önemli değildi. Birkaç saat sonra, uykusunu alır almaz oradan ayrılmayı düşünüyordu. Kar tanelerinin sesi eşliğinde uyudu. Uyanır uyanmaz, tek harekette, örümcek ağını en az yırtacak şekilde kovuktan çıktı. Nereye gideceğini bilmese de; oradan ayrılmak istediğini biliyordu. Biraz yürüdü. Temiz bir su birikintisinden …

Okumaya Devam Et

24.03.2018

Ahşap görüntüsü verilmiş plastik masalarda oturuyorlardı. Birkaç adam, adamların sayısından birkaç kişi eksik birkaç da kadın. En fazla otuz kişilerdi. Sekiz masa gelişigüzel yayılmıştı. Masadan masaya edilen sohbetler, mekanın gürültüsüne gürültü katıyordu. Ortalık alkol kokuyordu. Ve balık… Ve et… Ortalık kahkaha ve nostaljik hüzün de kokuyordu. Şarkılara sinmişti kokuları. Orada sadece bir kişi farklılık kontenjanını doldurmuştu. Farklı kokuyordu. Onlarla tek ortak noktası kokusunda alkolün bulunmasıydı. Aynı esanslardan binlerce farklı parfüm yapabilirken; hemen hemen tüm parfümlerin, en azından kozmetik sanayisini oluşturan kokuların büyük bir yüzdesinin ortak noktası alkol olduğunu düşünürsek; bu şahsın oradakilerden ne kadar farklı olabileceğini gözümüzün önüne getiremeyeceğimizi anlarız …

Okumaya Devam Et

19.03.2018

Bir ormanda yaşarmış ağustos böceği ile karınca. Karınca çalışırmuş karınca kararınca. Ağustos böceğiyse çalarmış saz, bitene kadar yaz. Ama karınca etmiş onu ikaz. Demiş, ‘aman kardeş! gelecek kış, biraz çalış.” Dinlememiş bizimki, Yazın neden çalışılır ki? Gelmiş kış, Karınca yuvasına sığınmış. Sığınmış ama Canı çok sıkılmış. Ağustos böceği acıkmış ha acıkmış. Karıncanın kapısını çalmmış. Demiş, “Aman karınca kardeş, Açım, lütfen, ver bana biraz aş.” Karıncanın yemeği bolmuş, Tadı yokmuş. Demiş ağustos böceğine, “Haydi, içeriye girsene. Çok canım sıkılıyor, Biraz şarkı söylesene.” Şarkı söylemiş bir yıl boyunca, Hemm eğlenmiş, hem dinlenmiş karınca. Yaz olmuş, ağustos böceği demiş karıncaya, “Karınca kardeş, eksik …

Okumaya Devam Et

06.03.2018

Bıktım artık! Tüm gün yalnız kalmaktan bıktım! Her akşam onları beklemekten, kakamı ve çişimi bir gün boyunca tutmak zorunda kalmaktan, bütün gün boyunca devamlı havlamaktan ve bir avuç yemeğimi azar azar yemekten başka hiçbir şey yapmamaktan bıktım! Bıktım artık anlıyor musunuz! Doğama aykırı bir şekilde kapalı bir yerde bir gün boyunca volta atmaktan bıktım! Türdeşlerinizi suç işlediğinde hapse atıyorsunuz anladık da neden, neden bizleri de buna maruz bırakıyorsunuz? Sevimli olduğumuz için mi? Egonuzu tatmin etmek için mi? Tasmamızı aldığınızda sevinçten havalara sıçrayışımızı izlemek hoşunuza mı gidiyor? Siz geldiğinizde kapıda beklediğimizi görmek, topu getirmemiz, terliklerinizi vermemiz, sizi yalamamız… Evi de korumuyoruz …

Okumaya Devam Et

07.11.2017

Evinden çıkmak dahi istemiyordu ama mecburdu. Karnını doyurmak zorundaydı. Dış kapıyı üç kere kilitledikten sonra bezmiş adımlarla kendisini sokağa sürükledi. Bir yandan da saldırıya uğrarsa karşı koyacak gücü olup olmadığını sorguluyordu. Keşke daha erken, henüz gücü kuvveti yerindeyken çıkmaya cesaret edebilseydi. Sağ ayağının ucunu ağır kapıdan çıkarır çıkarmaz bir kadın çığlığı çalınmıştı kulaklarına. Yine yol ortasında tecavüz ediliyordu kadının birine. Gözlerini bile kaçırmadı; çünkü kaçırdığı yerde daha kötüsünü görme ihtimali çok fazlaydı. İşte, bir çocuk kendisinden küçük bir çocuğu yere yatırmış, hem küçük çocuğun olması muhtemel olan bir ekmeği yiyor hem de çocuğun üzerinde tepiniyordu. Birazdan da ona tecavüz ederdi …

Okumaya Devam Et