Karımı sevmiyorum. Sevmemek bir yana, varlığı benim için kanatan bir kaşıntı. Sanki kendisini çoğaltıp derime uyuz böcekleri gibi tünel kazmış. Sadece derime değil, tüm vücuduma…
Beni tüketiyor… Mutluluğumu, huzurumu yarattığı kaşıntıyla aldı götürdü. Artık boşansam da işe yaramaz. Kaç tanesini tahliye edeceksin ki?
En azından uyuz böcekleri sessizdir. oysa onun bitmez tükenmez kelimeleri, kulak tırmalayıcı bir de sesi var onları sarf ettiği…
Bugün kesin karar verdim! Ne zamandır düşünüyordum ama kendime yediremiyordum galiba. Ya da korkuyordum… ama artık anlıyorum… Tek çözüm, böcek ilacı.
Onunla o kadar çok yaşadım ki… Sanırım o ilacı kendim de içeceğim. Ne olursa olsun onsuz yaşayamam çünkü.