08.03.2019

Kaliteli, şu fermuarımsı ama kitlenebilen torbalara doldurulmuştu şekerlemeler. Jeletin ve tatlandırıcı… ve gıda boyası… İşte size olayın özeti.
Bu torbadakilerin bir farkları vardı. Ayıcık değildi çıktıkları kalıplar, dolayısıyla ayıcık olarak şekillenmemişti şekerlemelerin hiçbiri.
Renk renk, şekil şekil meyvenin karıştırıldığı bir poşetti. Bu tür karışık şeyleri açtığında hep merak ederdi. Acaba her poşette oranlar gerçekten aynı mıydı?
Evet…
Birkaç defa üşenmeyip saymış, karşılaştırmıştı poşetlerin içeriklerini. Doğru çıkmıştı.
Sözgelimi, çorapları ya da ayakkabılarının puantiyeleri ya da benekleri falan varsa, ya da çizgileri falan, o zaman da sayardı; acaba sağdakiler soldakilere eşit mi diye…
Hep hayal kırıklığına uğramıştı, her sayışında ve eşit, doğru, hesaplı çıkışında gözleri bulutlanmıştı. O bulutların yağmur olmasını umudun ışınları hep engellemişti ama.
Bu iş için tuttuğu bir defteri vardı ve defterden o tuhaf, sözde kaliteli torbada bulunan meyvelerin sayısını buldu ve yemeden önce karşılaştırmak için saymaya başladı.
Aynı tür paketten toplam seksen dokuz tane yemişti ve sayılar her zamanki gibi eşitti.
Bu kez!
Bir daha saydı…
Yok…
Bir daha…
Evet!
Hep bir ananas fazla çıkıyordu.
Belki de başka bir pakette de eksikti…
Kesin bir, olası iki hata…
Sonunda… Bu bir mucizeydi!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir