12.03.2018

Telefonunu açıp rastgele bir numara çevirdi. Ergenlerin yapacağı bir şeydi ama çok yalnız hissetmişti kendisini. Belki güzel, teskin edici bir sesten birkaç cümle duyduğunda rahatlayabilirdi. Bir an için kendisini yalnız hissetmekten kurtulabilirdi. Telefonun ucunda birisi olacak mıydı? Olursa ne diyecekti, bilmiyordu. Planlamamıştı bunu.
“Alo…”
İşte açmıştı birisi. Bir adam…
“Şey, merhaba… Ben Suzan’ı aramıştım; ama…”
Suzan da nereden çıkmıştı? Suzan isminde bir arkadaşı bile yoktu.
“Yanlış numara hanım efendi.”
Ne kadar da güzel bir sesi vardı bu adamın!
“Peki, kusura bakmayın, iyi akşamlar…”
İşte o da “İyi akşamlar,” diyecek ve telefonu kapatacaklardı karşılıklı. Burada bitecekti ve o kendisini yalnız hissetmeye devam edecekti.
“İyi akşamlar…”
Telefon kapandığında, kendi yaratacağı hiçbir tesadüfün onun yalnız hissetmemesini sağlayamayacağını kavramıştı.
Rehberindeki bir adamı aramaya karar verdi. Yedi yıldır aramak istediği, hiç cesaret edemediği…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir