Güzel bir leopardı. Yetişkinken yanıma gelmiş ve kimseye zarar vermemeyi seçerek yanımda yaşamak istemişti sessizce.
Şehrin ortasında, devasa bir leoparı hiç zorluk çekmeden beslemek…
Trafik kazasında parçalanmış hayvanlar, öldürülmeye terk edilmiş yavrular ve çöplerle besleniyordu. İşin tuhafı, onu doyuracak kadar trafikte ezilen hayvan, can çekişen yavru oluyordu şehirde. Her çöpü yiyemiyordu doğası gereğince; ama çöpten buldukları da takviye sayılıyordu.
Neden benim yanıma geldiğini bilmiyordum; ama onu kabullenip sevmiştim. Zararsız oyunlar oynuyor, rahatlamak istediğimizde vücut ısılarımızı ve soluklarımızı paylaşarak birbirimize eşlik ediyorduk.
O avlanıyordu, ben çalışıyordum. Böylece geçinip gidiyorduk.
Kimse onu görmüyordu…