26.11.2017

Vedalaşmak üzereydi. İşiyle, eviyle, arkadaşlarıyla, sokakta karşılaşıp selamlaştığı insanlarla, kavga ettikleriyle, görmezden geldikleriyle…
Başka bir yere gidecekti. Emekli olmuş, tazminatını almıştı. Herhangi ayrılmaz bir bağı da yoktu.
Sadece bir kuşu… Bir Jako papağanı vardı, yalnızca beş kelime konuşabilen.
“Özgür, gel, al, evet, hayır.”
Papağanın adı Özgür’dü.
Bu kelimeler dışında bazı taklitler yapabiliyordu. Kapı zili, siren, alkış, klavye tıkırtısı…
Oradan giderken papağanını özgür bırakmayı planlamıştı; ama sonradan içi bir türlü elvermedi.
Böylece, bir sırt çantası ve omzundaki papağanla yola çıktı.
Nereye gideceğini bilmiyordu ama bir köye ya da bir sahile gitmek istemediği kesindi. o da bir yerlerden bir karavan bulup öylece gezmeye karar verdi. Bazen çingenelerle ahbaplık etse de insanlarla pek az muhatap oluyordu. Sevgili papağanı da böylece ses ve kelime haznesine bir sürü söz ve ses ekliyordu.
Velhasıl, ikisi de hâllerinden memnundu.
Bir gün, aniden ve öylece, sıkıldı. Karavandan, yollardan hatta papağandan…
Yapacak ne kalmıştı bilmiyordu ama sıkılmıştı işte. Her şeyden sıkılabilirdi ama sorumlu olduğu bir canlıdan sıkılmak suçluluk duymasına neden oluyordu. Ne var ki, canı son raddede sıkılmıştı ve ne yapacağını bilemiyordu. Bir yere yerleşse sıkılacağını biliyordu. Gezse, daha nereye gidip ne yapabilirdi ki? Yurt dışına gitse? Neden olmasındı…
Karar verilmişti, yurt dışına gidilecekti. papağanı da götürebilirdi böylece. Orada ona bambaşka bir gözle bakacağı kesindi. Çok iyi biliyordu ki, asıl sıkıldığı papağan değildi. Genel durumdu… En azından o böyle düşünüyordu.
Yurt dışını düşündüğü an aklına bir çölün görüntüsü gelmişti. Afrika’ya gitmeye karar verdi. Bir çöle…
Her şey ayarlandı ve artık Afrika’da, bir çölün tam ortasındaydı. Bir rehberden aldığı, çölde hayatta kalma eğitiminden başarıyla mezun olduğu an, papağanla yalnız kalmışlardı.
Birkaç gün sonra, tahmin edilebileceği gibi papağan çölün koşullarına dayanamayarak öldü.
Hemen ardından, apar topar emekli olup olmaz ayrıldığı, kendini bildi bileli yaşadığı yere geri döndü.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir