11.06.2018

Papatyaların kokusunu aldığında hissedeceğiniz o bahar müjdesi gibiydi. Hem de o dört mevsim böyleydi. Sesini duyduğunuzda ipek mendile sarılmış bir fener gelirdi gözünüze adeta. Işıl ışıldı. Gülümsemesi hafifçecik gül kokar, papatya kokusuna eşlik eder, onu daha bir belirginleştirirdi. Papatya çayı kadar sakinleştirirdi onunla konuştuğunuzda. Bir papatya kadar kışa dayanıksızdı ama. Evet, dört mevsim papatyaydı; fakat hüzne, evhama gelemezdi. Bir bir kopardı yaprakları. Bu demek değildi ki en ufak bir sıkıntıda su koyuveriyor. Sıkıntıların kendince, yavaş yavaş üstesinden gelmeye çalışırdı. çoğu zaman gelirdi de. Zaten onun için dört mevsim papatyaydı. o bir papatyaydı, bense bir dolu tanesi… Sanıyorum ki onun için …

Okumaya Devam Et

27.03.2018

Kuşlar ne zamandır görünmüyordu. Ne ötüyor ne de uçuyorlardı. Ağaç kovuklarındaki yuvalarında da yoklardı. Aniden kaybolmuşlardı ve kimse bunun nedenini bilmiyordu. Bilim insanları devamlı araştırıyorlardı; ama en ufak bir fikir edinememişlerdi. Ardından papatyalar gitti. Her yerde bulunup varlıkları bile fark edilmeyen papatyalar artık en çok konuşulan konular arasına girivermişti; çünkü aniden yok oluvermişti. Sonra sinekler… Uğur böcekleri… Fareler… Bilim insanları sersemleşmişlerdi çünkü bunun için hiçbir neden olmamasına rağmen denge bozuluyordu. Evet, doğa git gide bozulacaktı, küresel ısınma olacaktı ama bu bozulma tamamen sistemsiz ilerliyordu. Bir gün, bir gündönümünde, tüm dinlere mensup din adamlarının bulabilecekleri bir yerde aynı yazı, farklı dil …

Okumaya Devam Et