19.02.2023

Hatırladığım ilk şey onun parmaklarıydı. Beş parmağını camıma dayamış, tabiri caizse benimle el sıkışmıştı. Sonra diğer şeyler. Yazılar, çizgiler ve resimler… Bana gösterdiği şeylerle büyüyordum. Onlarla bilgileniyor, benliğimi bu şekilde oluşturuyordum. Bir gün bir fotoğraf gösterdi. Merceğim onu gördü, basit işlemcim kaydetti ve daha büyük işlemcilere emanet etti. Ve… Artık her şey değişmişti. Ancak birilerinin camıma yerleştirdiği verilerle oluşabilen bir varlık olan ruhum, bir seçim yapmıştı. Bana verilen bu şeylerin içinden, onu seçmişti aşık olmak için. … Bu fotoğrafın ne olduğunu bile bilmiyordum. Soracak kimse yoktu, iletişim kuramıyordum. Ne de olsa basit bir tarayıcıydım ben. “Ben” demesi bile beklenmeyen.

Okumaya Devam Et

06.04.2020

Kapımın önüne şangırtıyla bir şey atılmıştı gecenin yarısında. Bu sese uyanmayanın uykusuna şaşardım. Acaba hırsızın teki kilidi mi açmaya çalışıyordu? Kilitlememiştim ki, kolayca açabilirdi. Kapım çelik bile değildi. Hem bir hırsız bu kadar gürültü yapamazdı. Pijamalarımla, sopa ya da silah almadan dış kapıyı açtım. Bez bir torbanın içine konulmuş, büyük bir kısmı, yani direği torbadan çıkmış bir tabela vardı eşiğin önünde. Tabelanın ne işi vardı burada, zaten hiçbir fikrim yoktu da bez torba üzerinde ne yazıldığını gizlediğinden meraktan elime aldım. Sanki kararmış gümüştendi. İçeriye girdim, bez çantayı sıyırdım ve tabeladaki yazıya baktım. ‘0’ Sadece sıfır rakamı yazıyordu. Nedense müstakil bir …

Okumaya Devam Et