Yine kalkar kalkmaz yüzünü yıkayıp fırına, ekmek almaya gitti. Her zamanki gibi üç tane ekmek almıştı. Beyaz ekmek yiyordu çünkü en ucuzu oydu. Her şeyi ekmekle yiyordu. Çoğu zaman başka bir şey yemeye gerek duymuyordu çünkü karnının doymasının ihtiyaç duyduğu tek şey olduğunu sanıyordu. Git gide zihni ve vedeni hantallaşsa da umurunda değildi. Hantal bir insan sadece iş görecek kadar düşünür, o kadar hareket ederdi ve onun için bu yeterliydi. Ama yaşadığını hissetmesi de gerekirdi. Onun için binlerce şey yapılması gerekecekti. Yoksa aramaya başlardı. Aramaya başlarsa da bulur, maazallah hantallığından kurtulurdu. Bunun için de mecburen bazı filmler, diziler, kitaplar, tablolar …