Direğe tutunmuş, durmaksızın dönüyordu. Çocuk olsa normal sayılabilirdi; ama bu kadın ellili yaşlarını sürüyordu. Yani öyle tahmin etmiştim yüzüne baktığımda. Dikkat etmiştim de; kadın dönerken gülümsemiyordu bile. Suratındaki ifade telaşlıydı. Aniden ayağı tökezledi, direğe tutunmamış olsaydı yere düşerdi… ve durdu. “Tüh!” Sesinde öyle bir hayıflanma vardı ki, ağzımdan “ne oldu?” nidası fırlamıştı bile. Sorumu yadırgama fırsatı olmadan onun ağzından da cevap fırlamıştı bir çırpıda. “Direk durdu!”