Bebeklerin dönencelerine benzeyen bir sistemi vardı yatağının üzerinde. Bir pedalla çalışmaktaydı. Rüyalarını dokumak için icat ettiği bu alet sayesinde hayallerini, eylemlerini; yaşamını kontrol eder olmuştu. Ama bir gün bir rüya gördü. rüyasında kısa boylu bir varlık vardı. Cinsiyetsizdi. Herkesin ak sakallı dedesine benzeyen hiçbir yanı yoktu. Ta ki bir beyit okuyana kadar. “Sanma ki malikisin ömrünün, Bir nur iner, kararır günün.”