“Attığın her adımda ufuk çizgin bir adım uzar ve sen, gitmen gereken yolun asla tükenmeyeceğini düşünürsün. Onun için yavrum, ufuk çizgisine bakanlar daim bir yorgunluğa mahkum etmişlerdir kendilerini. Sanki baktıkları yere kadar yürümektedir her bakışlarında. İşte o hayali yürüyüşler yormuştur onları…” İşte böyle demişti bir gün dedem birasını yudumlarken. Yok, alkolik bir adam değildi rahmetli. O gün bir şey olmuş olmalıydı bizlere söylemediği. O günden başka hiçbir gün bira içtiğini görmemiştim çünkü. Kendisi de o ezeli yorgun olanlardandı. Zaten onun için bu denli tanıyordu onları. Bunları söyledikten sonra, küçük kardeşimi ayaklarının dibinden alarak kucağına oturtuvermişti. Bir sıcaklık, bir can… aradığı …