İyi bir aşçı olduğunu söylerlerdi. Yemek yapmayı severdi. Zaten onun için işinde iyiydi. Kendisine özgü huyları olmasa sıradan bir aşçı olabilirdi de. Mesela her şeyi, bir domatesin kabuğunu bile sapı oldukça yıpranmış bir satırla soyar ya da keserdi. Bu satırın onun için bir önemi olsa gerekti… Genelde, hamur işlerini kadın memesi şeklinde yapması, tuhaftan da öteydi. Bereket, insanın gözüne sokarcasına yapmıyordu bunu ve kendi lokantasını işlettiğinden büyük bir sıkıntı olmuyordu. Hazırladığı her yemeğe bir şekilde alkollü bir şey koyardı. En çok özen gösterdiklerine rom… Bir yemeğe özen gösterdiği, ona rom koyup koymadığıyla anlaşılırdı. Listeye yazardı çünkü hangi yemeğe ne şekilde …