Güzel bir uçurtma yapmıştım. Bu uçurtmayı uçuracak, böylece ona bir mesaj gönderecektim. Çok özenmiştim. Hayatımda ilk defa uçurtma uçuracaktım; ama bunun hakkında her şeyi öğrenmiştim. Önce yapmayı, sonra uçurmayı. O gün geldiğinde hazırdım. Uçurtmanın üzerine mesajımı yazmıştım. Sadece o anlayabilirdi bu mesajı. Onun için içim rahattı. Uçurtmamı görecek, mesajımı okuyacaktı. Yaptım… Uçurtmamı uçurdum. Sıra onu beklemeye gelmişti. Bekledim… Göğe bakıyordum belki mesaj gönderen bir uçurtma olur diye. Oysa mesaj bir yelkenlinin yelkenine işlenmişti.