Elinde telefonu, düşünüyor. “Acaba şu telefon rehberinde olan birisiyle mi birleştireceğim hayatımı?” Rehberdeki kişilerin fotoğraflarına teker teker göz atıyor. Bazılarında fotoğraf olmasa da önemi yok. Onları da anımsayabiliyor. Birisi hariç… Yoksa o mu? Elindeki bir telefondaki, küçücük bir programa indirgenmiş tüm dünyası bir anda adeta. Diğer tüm insanlar, tüm yüzler sıfırlanıp; o anımsanamayan yüzün pikselleri büyümekte zihninde. Oysa pikseller karanlık… Aniden bu numarayı arayıveriyor. ‘Aradığınız numara kullanılmamaktadır’ bile demiyor bir bant kaydı. Yok, telefonda ses yok… Sonra derinlerden bir yerlerden yeğeninin telefonu eline alıp rehbere bir şeyler girdiği an geliyor aklına. Gülüyor. Gözlerini devirmesiyle dünyadaki olasılıklar arkaplanına geri geliyor. Yine …