24.06.2023

Neden insanlar beni içtikten, sarhoş olduktan sonra ararlar? Sağlam kafayla aramaya cesaret edemediklerinden mi? Yoksa bu kendi kendime bulduğum yanıt, saçma sapan bir teselli mi? Neden normal şartlarda hiç düşünmeyeceğim insanlar beni takarlar kafalarına? Aramızda normal bir diyalog bile olmadan kendi kafalarında bir yere oturturlar beni, neden? Doğru düzgün iletişim kurmak yerine neden strateji kürarlar üzerimde? Boş bir kâğıt mıyım ben? Beyaz bir tebeşir bekleyen kara bir tahta mıyım? Onların takıntılarının filmini oynatacak, izlenmemiş ya da çoktan defalarca izlenmiş bir film miyim ben, kendi içeriğimi bile bilmeyen? Neyim ben yahu? Neyim? Değer bile verilememiş bir X miyim?

Okumaya Devam Et

03.07.2022

“Cesur bir ağacı anlamak için Yapraklarına bak,” derdi. Çok konuşurdu. Çok azını anlardım. Anlamadığımı söyleyince de; “Düşün,” derdi. Soru sorduğumda; “Biliyorsun,” der ve sorularımı cevapsız bırakırdı. Hiçbirini bilmiyordum ve söylediklerinin, anlamak için kafama bir tomar para gibi yatırdığım tüm sözlerinin hepsini unutmuştum. Bankaya yatırdığım paralar gibi görünmez olmuştu onlar da. Belki hala erişebileceğim yerdeydiler ama henüz onlara ulaşamıyordum. Kafamdaki duygusuz banka memuru; “Bu miktarı size şimdi vermek için yetkimiz yok,” diyordu. O ölmüştü. Peki ya bankadakiler? Bankamatiklere baka baka yürüyordum. Ve ağaçlara… Acaba hangisi cesurdu?

Okumaya Devam Et