17.06.2018

Nereye ait olduğunu bilemeyen binlerce insandan biriydi. En azından o bir yere ya da bir şeye ait olmadığını algılayabilmekteydi. Algılıyordu algılamasına da bunu engelleyebilmek için ne yapması gerektiğini bilmiyordu. Yine de bir şeyi değiştirmek için onu önce anlaması gerektiğini öğrenmişti. Evet, onu her yönüyle anlamaya, analiz etmeye çalışmalıydı. Ancak ondan sonra değiştirmenin bir yolunu bulabilirdi. onlarca yıldan sonra, bir şeye ait olmanın bir yanılgıdan ibaret olduğunu keşfetti. Hülasa, sorunu dahi yapma bir sorundu. Yaratılmıştı. Böyle bir sorunun olması bile anlamsızdı. Hatta bu sorunu üretmiş olmak bile… O bir şeye ait olmak için uğraşanlar grubuna bile ait olsa, bir şeye ait …

Okumaya Devam Et

29.05.2018

Büyü yapmayı bilmiyordum. Büyünün varlığından bile emin değildim ama öğrenecektim. Öğrenecektim işte. Büyü diye bir şey var olmalıydı. Aksi taktirde tüm hayallerim yıkılacaktı ve ben buna müsaade edemezdim. Pes etmeyecektim. Bir şekilde gerçeğin peşinden koşup onu yakalayacaktım ve yakaladığım gerçek illüzyon falan olmayacaktı. Saf büyü olacaktı. Cinciler, Arapça sözcükler, karışımlar… Çoğu yalandı ve doğru olanlar sanki rastlantı icabı doğru çıkıyordu. Emin olmanın bir yolu yok gibiydi. Yine de pes etmeyecektim tabii. Voodoo bebekleri, tuhaf ateş büyüleri, aynı tuhaflıktaki iksir tarifleri, bilinmeyen dilde sözcükler… Bunlar da tam doğruluğu denetlenemeyen şeylerdi. Aslına bakılırsa, tüm bunların ortak bir noktası vardı ve ben bunu …

Okumaya Devam Et