08.05.2023

Yolda kimseye bakmadan yürüyorum. Eskiden insan yüzlerine bakmayı severdim. Hayvanlara ve bitkilerin büyüyüşlerinin farklılıklarına da… Oysa artık uzun zamandır kendi düşüncelerimde bakacak daha iyi şeyler buluyorum. Şimdi değilse de genel olarak böyle. Şimdi kafamın içinde iyi bir şey bulmak zor, aramıyorum bile. Sadece kendi zihnimden çıkmayı arzu ediyor, gitmek zorunda olduğum yere, işime doğru gidiyorum. Orada ne yapacağım ki! Birkaç hesap, bir iki cümle laf… Yarım ekmeğin içine doldurduğum türlü çeşit şeyle yaptığım bir tostu bitirecek lokma sayısını bilmesem de bilmem kaç lokma yemek… Sonra adımlarımın büyüklüklerine göre ya da gittiğim yola, alışverişe gidip gitmeyişime göre değişen birkaç yüz adım …

Okumaya Devam Et

26.12.2022

Bunaldım. Neden bunaldığımı düşünmeye başlamak bile zor geliyordu, ben de evden çıkıp kendimi yollara vurayım dedim. Bunaldığım her zaman böyle yaparım. Her zaman düşünmek zor gelir çünkü. Düşünemediğimden değil, düşünmek hiç işe yaramadığından. Yollara düşmekten başka yapacak bir şey olmadığından. Yine şehir dışına kadar yürüdüm. Geri dönen bir otobüs olduğundan böyle yaparım, otobüsün geçtiği yere kadar uzun uzun yürür, sonra, akşam olunca da otobüse binip eve giderim. Aslında gece yürümek de hoşuma gider ama bir kadının o saatlerde yürümesi hiç mantıklı değil. Ufak tefeğim ve hiç korkutucu görünmüyorum. İnsanlar bana çok yaklaşmazlar, pek arkadaş canlısı bir insan sayılmam ama gece… …

Okumaya Devam Et

29.01.2019

Selamlar dostlar… Aslında neden “Selam”ın sonuna çoğul eki eklenir, bir türlü anlam vermiş değilim; ama bu geleneği bozmayacağım. Ha bir de “Merhaba”nın sonuna eklenir sevgili çoğul eki. Oysa hoş karşılanmışlık, çevresi sınırlanmamışlık, yeri geniş olmuşluk, cömertlik falan demektir Arapçada “Merhaba”. Aslında bu gereksiz çoğul ek israfı “Teşekkür” sözcüğü için de geçerli; ama bir galad-ı meşhur olup çıkmış sevgili dilimizde. Olsun be! Çıksın… Ben “Teşekkür”ü “-ler” ile seviyorum zaten. Ne o öyle kuru kuru… “Teşekkür….” Ulan öküz! “Teşekkürler” desene… Neyse neyse… Ben şimdi sizlerin huzurlarınıza, “-lar…” bak yine çoğul konuşuyorum, neden geldim onu anlatayım. Şimdi bakın… yok bakmayın, dinleyin… Sakın bakmayın …

Okumaya Devam Et