08.01.2019

Kalabalık ve başına buyruk bir yerdi. Her günahın sıradan sayıldığı… Belki de dünyadaki tek yer… İşte orada, kumarhanelerden ve otellerden ve batakhanelerden ve nikah salonlarından nasılsa uzak kalan bir köşede, bir bina vardı. Bu bina ne bir bardı ne de buna benzeyen başka bir yer… Bir tapınaktı… “Ahlaksızlar Tapınağı” Kapının dışında öyle yazıyordu en azından. Çok az kişinin görebileceği iç tarafta ise: “Tanrısız Tapınak” sözcükleri yazılmıştı belirgin ama mütevazı harflerle. Bu insanlar ateist değillerdi. Birçoğu severdi tanrıyı ya da tanrıçayı… Adı, cinsiyeti, yaşı, cismi, sayısı fark etmezdi. Çünkü mesele o değildi bu tapınağın mensupları için. Mesele, tapınmak falan da değildi. …

Okumaya Devam Et

21.12.2017

Bir dolapta duruyordu maket. Ne zamandır bir uçak maketiyle uğraşıyordum. İşten sonra uğraştığımdan pek hızlı ilerleyemiyordum. Neler yapmamıştım ki! Evler, parklar, arabalar, tapınaklar, okullar, kütüphaneler… yaptığım bu maketleri bu iş için özellikle boş bıraktığım bir odada bulunduruyordum. Özel raflar yapmıştım onlar için duvarlara. Bu uçağı tavana asacaktım. Diğer uçaklara yaptığım gibi. Küçük bir havuzum da vardı gemiler için. Maket bitmek üzereydi. Hatta bugün biterdi. … Bitmişti.. Bir gün sonra bitmişti ama. Ertesi gün, ev alışverişi için pazara gitmem gerekiyordu. Yine iş çıkışında halletmeyi düşünüyordum. Pazarda bir adam çiçek coşturan su satmaktaydı. Onu daha önce de görmüştüm. Adam ısrarla bu suyun …

Okumaya Devam Et