14.12.2022

Öğle yemeğine çıkmıştım ama aç değildim. Çoğunlukla aç olmazdım bu saatlerde. Yine de yemek arasını değerlendirmek istiyordum. Sokaklarda insanlar dolaşıyordu ama onlara bakmak istemiyordum. Dikkatim vitrinlerde ya da sokak hayvanlarında da değildi. Zeminde ya da gökyüzünde de… Bina duvarlarındaydı tüm dikkatim. Grafiti sanatıyla uğraşıyordum da… İnsanlar neden grafitiye karşıydılar, bir türlü anlayamıyordum. Hoşa gitmeyecek sözler yazmıyordum ki duvarlara. Yazılsa ne olurdu hem? İyi şeyler de yapılabilirdi. Bu duvarların kişiliğe ihtiyacı vardı. Ayrıca kadınları aşağılayan yazıların üzerlerini kapatıyordum. Bu şekilde bir sürü kadının telefonları yazılarak onların taciz edilmesine sebep oluyordu intikamcı erkekler. Ya da bazen de kadınlar… Onları hemen siliyor, yerlerine …

Okumaya Devam Et

17.06.2020

Bir anlık gülümsemesini görebilmek için, o mutluluktan cıvıldayan sesiyle sarf ettiği bir tek kelimeyi duyabilmek için arabasıyla kilometrelerce yol yapmaktaydı. Zamanı, yakıtı ya da başkalarının ne diyeceğini zerrece umursamıyordu. Sadece o vardı aklında, yalnızca onu görüyordu karşısında. Yol sadece basit bir detaydı. Cama yapıştırdığı, kendi elleriyle yaptığı orta boy kalp yastığın üzerinde basılı olan bir fotoğrafı vardı. Araba hareket ettikçe bir öne bir arkaya gidiyordu. Tıpkı gerçek hayatta kendisine yaptığı gibi… Ona, çok sevdiğini bildiğinden kendi elleriyle yaptığı turunç reçelini götürmekteydi. Kavanozun üzerindeki basit kendiliğinden yapışkanlı kağıda kendi elleriyle karakalem resimlerini yapmıştı. Resim yapmaktan iyi anlardı. İkisi yan yana durmaktaydı. …

Okumaya Devam Et