Vücuduna çeşitli protezler takarak kendisini geliştirmeye çalışan bir gençle komşum vardı. Hemen karşı dairemde oturuyordu. Bazen benden ufak tefek bir şeyler istediği oluyordu. Ondan hiçbir şey istememiştim şu ana kadar. Bazen ihtiyacı olmamasına rağmen, sırf biriyle iletişim kurmuş olmak için bir şeyler istediğini düşünmeye başlamıştım. Devamlı vücudunda değişik eklentilerle karşılaşırdım ve yaptığı tüm geliştirmelerden haberdar ederdi beni. En komiği dudaklarına takma bıyık gibi taktığı ısı algılayıcısıydı. Mesela bir canlının ısısını büyütüp en iyi ısı algılayabilecek olan dudaklara ısı olarak iletmesini, hatta şekil olarak dudaklarla algılanacak hale getirilmiş bir durumda olan verilerin bulunduğunu söylemişti. Yani bir insansa söz konusu olan şey, …
Etiket: #şehir
05.04.2020
Bir çığlık atsam ve tüm dünya duysa… Meşhur bir türkü var ya; “Bir of çeksem karşıki dağlar yıkılır.” diyen… Boş yere istemez adamcağız karşıki dağların yıkılmasını. Yüklüdür, duyguludur. Herkese mektup gelmişken ona gelmemiştir. Garip kalmıştır asker ocağında. Sevgilisi artık onun değildir, uzaktan bakmaktadır ona. Ne kadar da iyi anlayabiliyorum onu tam şu an. Bulunduğum şehirde, aynı binada yaşamamıza rağmen, türküyü çığıran adam gibi ben de askerdeyim sanki. Hem de; askere gitme olanağım yokken. Beni almazlar ki… Ben of çekecek kadar sakin olamıyorum. Onun kadar gariban hissetmediğimden belki. Daha çok, kızgın hissediyorum çünkü. Kandırılmış… Belki o da öyle hissediyordur da of …