05.11.2018

Bu okula herkes giremez, müfredatını herkes bilemezdi. Sınav, sınıf, teneffüs, devamsızlık, beslenme, kalem, defter, kitap, silgi… gibi kelimelerin kullanılmadığı, nesnelerin ya da kavramların yer almadığı bir okuldu burası. Öğretmen ve öğrenci… Elbette öğretmeni ve öğrencisi vardı bu okulun; ama bildiğimiz gibi değildi durum. Tabii ki her şeyi öğreneceksiniz. Önce okulun isminden başlayalım anlatmaya dilerseniz. ‘Güvenilirlik Okulu’ Bu okulda, önce güvenmeyi öğreniyorlardı öğrenciler; birbirlerinden… Elbette yönlendiriciler vardı başlarında; ama asıl amaç birbirlerinden öğrenmeleriydi. Güvenmeyi öğrenince de güvenilir oluveriyordun ve salıveriliyordun dünyanın dört bir bucağına. Onlara da güvenmeyi öğretiyordun. Ve… Her şeyi yavaş yavaş değiştiriyordun. Değiştiriyor muydun gerçekten? Değişiyor muydu? Bu okulu …

Okumaya Devam Et

04.06.2018

Yıllardır onu görmemiştim. Ne kadar özlediğim hakkında hiçbir fikrim yoktu. Nefes alışını duyduğumda, bu kadar karakteristik bir şekilde havayı içine çektiğini fark edebildiğime bile şaşmıştım. Aslında uzakta olduğumda da başka kimsenin olamayacağı kadar çok defa aklıma geldiği doğruydu ama bunun üzerinde pek durmamıştım. O, arkadaş ortamımda sadece bir ayrıntıydı ve ben de küçük şeyleri daha çok özlediğimi falan düşündüm. Yani onu düşünmemin genel özlemimin bir tezahürü olduğunu varsaymıştım. Genel olarak İnsanları görmediğimde özlediğimi fark edememe gibi bir huyum vardı. O da… O da şaşırmıştı bir şeye. Galiba aynı şeye.. İkimiz de birbirimizi gördüğümüze nasıl bu kadar sevinebildiğimize şaşmıştık. Madem bu …

Okumaya Devam Et