09.11.2018

Bana herkes ne kadar sıradan bir adam olduğumu haykırır. Tamam haykırmaz ama bakışlarıyla, hayır dudaklarıyla… ima eder. Neden bilmiyorum. Tanışırız ve… Şöyle bir dudak bükerler… Herkes böyle yapar beni gördüğünde. Anlamıyorum! Görünüşümden mi? Alçak ve ince sesimden, bir türlü sakal bıyık çıkmayan, kadınsı yüzümden mi? Birisini gördüğümde geçmesi ya da oturması için kenara çekilip yerimi verişimden mi? Herkese “Siz” şeklinde hitap edişimden, pek kısa gülüşümden, az konuşuşumdan mı? Neden! Neden! Bir kadını gördüğümde dinleyişimden, tepeden tırnağa süzmeyişimden mi? Fikrimi sadece yerinde söyleyişimden, insanların sözlerini kesmeyişimden mi? Ha belki kitap okuduğumu gördüklerinde, belki biraz o zaman dikkate alır beni bazıları. Okuduğumun …

Okumaya Devam Et

13.10.2018

Gülümsedim… Bir mekana girer girmez yaptığım şey budur çünkü. İlk kez gülümsediğimde ifadesiz suratlarla karşılaşmıyordum; ama bu kez farklıydı. Bu suratlarda tuhaf bir donukluk da vardı. Aslında sanki donuk bir ifade dışında bir ifade, o altı surata da yakışmazdı. Çok yakışırdı da eğreti dururdu. Okula henüz başlamıştım. İşimi özenle yapardım. Bunun için de biraz yavaş sayılırdım. Devamlı işime son verilmesinin sebebi bu olmalıydı. Bu işi beş yıldır yapıyordum. Daha önceki işimde bir doktordum. Dahiliyeci… Çoğunlukla mikroplarla uğraşan kişi… Şimdi de onlarla uğraşıyordum. Başka bir şekilde… Paspas suyuna biraz karbonat koydum ki mikroplar zeminden uzak dursun. Benden başka hiçbir temizlikçinin bunu …

Okumaya Devam Et