05.05.2018

“Ne istiyorsan onu yap…” Bu cümle hayat felsefesiydi. Bu cümleyi hayat felsefesi olarak benimseyen birisinin, ; her şeyi çözdüğünü düşünen, rahat bir insan olduğunu düşünebilirdiniz. Oysa durum tam tersiydi; çünkü o ne istediğini bilmenin, istediğini yapmaktan çok çok daha zor olduğunu idrak edebilmişti. Ne istediğini bilmek uzun bir süreç gerektiriyordu ve aslında felsefesinin sıkıntısının çözümü de felsefenin kendisindeydi. Ne istiyorsa onu yaparak ne istediğini bilecekti. Hıdrellez günleri onu her daim düşündürürdü. Diğer hiçbir önemli günü, zerre kadar önemsemezdi zihninde. Elbette topluma dahil olabilmek için önemsiyormuş gibi yaptığı olmuştu ama gerçekte Hıdrellez gününden başka hiçbir önemli olduğu öne sürülen gün dikkatini …

Okumaya Devam Et

23.12.2017

“Kadere inanır mısınız,” diye sormuştu bir kız çocuğu beni durdurup. “Umursamıyorum,” demiştim bir an bile düşünmeden. “İnanıp inanmamak değil mesele. Umursayıp umursamamak.” Çocuk arkasındaki bıçağı göstererek: “Evet ya da hayır deseydiniz sizi bıçaklayacaktım,” dedi ve o anda dost oluverdik. On iki yaşındaydı söylediğine göre. Bana yüz yirmi yaşındaymış gibi gelirdi sarf ettiği her cümlede. Sokaklarda yaşamasına rağmen kılına bile zarar gelmeyen nadir insanlardan birisiydi. belki de tek insandı. Her şeyden sıyrılmasını bilen biriydi çünkü akıllıydı. O günden aylar sonra, neden beni öyle durdurduğunu sormuştum. “Umursamadığınızı anlamıştım. Tıpkı benim gibi olduğunuza dair bir şeyler vardı hâlinizde,” dedi. Onun gibi olamazdım. Ne …

Okumaya Devam Et