Fotoğraf çekmek onun için çok önemliydi. Zamanı dondurduğunda damarlarındaki zafer… Bunun için en uygun anı bulup çıkardığını bilmek… Herkes çektiği fotoğrafları severdi. Dijital fotoğraf makinesi kullanmazdı. Kendi fotoğraf makinesini kendi yapmıştı. Toplamıştı demek daha uygundu aslına bakılırsa. Kileri karanlık oda olarak düzenlemişti. Yaşamak için çalışması gerekmeyeceği kadar varlıklı olduğundan, o da bunun yerine tüm zamanını fotoğraf çekmek için harcıyordu. Fotoğraf sergilerinden para kazandığı da oluyordu. Yani bu iş sadece boş zaman eğlencesi değildi. Çektiği tüm fotoğrafları severdi elbette. Ama biri vardı ki, onu tüm fotoğraflarından fazla önemsediği söylenebilirdi. Yaşlı bir zeytin ağacının geniş ve derin bir kovuğuna gerilmiş bir örümcek …
Etiket: kovuk
29.03.2018
Kar yağıyordu. Usul usul yağıyordu. Yere düşen her kar tanesini duyabiliyordu. Bu sesler ona huzur veriyordu. Bir ağaç kovuğunu birkaç gündür mesken edinmişti. Hatta sağ olsun örümcekler bir pencere bile örmüşlerdi. Hem o yararlanıyordu bundan hem de elbette örümcekler. Ağların ısı yalıtımlı olduğunu keşfetmişti. Ya da zaten üşümemekteydi. Hangisinin geçerli olduğundan pek emin değildi. Zaten pek o kadar önemli değildi. Birkaç saat sonra, uykusunu alır almaz oradan ayrılmayı düşünüyordu. Kar tanelerinin sesi eşliğinde uyudu. Uyanır uyanmaz, tek harekette, örümcek ağını en az yırtacak şekilde kovuktan çıktı. Nereye gideceğini bilmese de; oradan ayrılmak istediğini biliyordu. Biraz yürüdü. Temiz bir su birikintisinden …