18.01.2019

Bir rüzgar esecek Ve merak edeceğim, Hangi kuşun son nefesi gizli, Bu is kokan rüzgarda… Bir adam geçecek ve ben, Ayaklarına bakacağım, Böcek leşlerini sayabilmek için içimden. Bir çocuk bağıracak aptal bir neşeyle. Ve kim bilir kaç kelebeğin kanatları Örselenecek. Üfleyecek, Yürüyecek, Neşeleneceğim. Ve merak bile etmeyeceğim, Kaç cinayet işlediğimi.

Okumaya Devam Et

15.04.2018

Bir devenin tuhaf yürüyüşünü andıran bir yürüyüş tarzı vardı. Nazik ve zarif… Onu ofiste her görüşümde şaşırırdım. Burada ne işi vardı, bir türlü anlayıp alışamamıştım. Onun yeri bir çöldü benim nazarımda. Sırtında hiçbir şey olmaksızın yürüyen, yabani bir deve olmalıydı o, bir sürü işi yetiştirmek zorunda olan bir getir götürcü değil… Getir götür yapmasının yanı sıra şirketin hesap işleriyle de uğraşıyordu. Şirketin eli ayağıydı. Bu işleri yaparken hiç acele etmeden; zarifçe hareket edişine hayrandım. Yemek yerken dahi sakindi. Acaba kızdığında da bir deve kadar yabanıllaşıyor muydu? İlginçti; ama sesi bile deve bozlamasına benzeyen bir tondaydı. Yani elbette o kadar gür …

Okumaya Devam Et