21.11.2023

“Buna hazır olduğunu düşünüyor musun? Nasıl hazır olabilirsin anlamıyorum. Böyle bir şeyi kabul edecek kadar aptal olabilir misin gerçekten!” “Aptal değilim ben.” “Doğru ya, sen idealistsin! Asıl aptal olan benim değil mi? Seni ve ideallerini anlamıyorum. Artık geberip hazmedildiğinde o cahilin bokları arasından bulurum parçalarını! O köylünün bokunu gömerim mezara! Ziyaret ettiğimde de cesedin yerine bir avuç boku ziyaret eder, ona okurum dualarımı!” “Sen ne diyorsun be! Alay mı ediyorsun benimle?” “Evet… Seninle, saçma sapan ideallerinle… Kargaları bırak, solucanlar bile güler be size! Solucanlar bile…” “Keşke seninle evlenmeseydim.” “Keşke!” “Bir de semirttin kendini, seni afiyetle yesin diye. Ya, ben seni …

Okumaya Devam Et

04.01.2019

Uçurtma uçurmayı severdi. Tam kırk dokuz yaşındaydı; ama sık aralıklarla, ayda bir, kendi elinden çıkan uçurtmaları, rüzgarlı yerlerde uçururdu. Hesap verecek kimsesi yoktu. Gerçi bu, bir çocuğu da olmadığı anlamına geliyordu. Hiç evlenmemiş, kırk dokuz yaşında bir kadın olduğu… Bazen erkekler onu uçurtma uçurduğu sırada görür ve alay ederlerdi. Çoğu laf atardı… Bir genç vardı, uçurtma uçururken saldığı saçlarından gözlerini hiç ayırmayan. Yirmilerinde olan… Rüzgarlı, onun uçurtma uçurabileceği mıntıkaları onunla birlikte tahmin edebilen… Bir genç vardı, onunla hiç oradan buradan konuşmayıp daima onu izleyen. Bir genç vardı, ne istediğini bilmeyen… Bir gün, ıssız bir yerde, onunla ilk ve son tek …

Okumaya Devam Et

11.12.2018

Hücresinde sadece ayakta durabiliyordu. Ha bir de yukarıdaki demire asılarak bir nebze de olsa ayaklarını rahatlatma imkanı bulabiliyordu. Hatta dinlenmek için ayaklarından ve kollarından iki büklüm bir şekilde kendisini asıp öylece uyuyordu. Bir at değildi nihayetinde. Bir yarasa olmak daha kolaydı. Bir yarasaya öykünmek… Hem karanlıktı da… Bir at gibi koşamazdı ki ayakta durup uyuyacak gücü olsun. Böyle bir ceza uygun görmüştü ona büyükler. O da çaresiz, çekmekteydi. Yemeğini bile ayakta yiyordu. tuvaletini bile… Çömelemiyordu ki, yer yoktu… Kendisini temizleyemiyordu. Daha doğrusu kendisini ancak iki büklüm olduğunda belli bir oranda temizleyebiliyordu. Direğe kendisini iki büklüm asabilmek bile saatlerini alıyordu düşünün. …

Okumaya Devam Et