14.03.2020

Tohumlar kısırdı. Çoğu… Yapılacak tek şey teker teker ekip hangisinin kısır olmadığını denemekti. Bu öyle bir yumurtadan horoz mu yoksa tavuk mu çıkacağını anlayabilmek gibi bir iş de değildi. Bitkiler hep böyle üretiliyordu artık. Üretim hemen hemen durmuştu. Verimlilik arttırıcı ilaçlar o kadar artmıştı ki… Her kavanozdan bir ilaç çıkıyordu adeta ve çoğunun da işe yaradığı yoktu. Artık pamuk bir ilkyardım malzemesi olarak kullanılmayacak kadar değerliydi. Hayvancılık bitmişti neredeyse. Hayatta kalıp üreyen otların çoğu zehirliydi ve dayanan hayvanların eti bile insanlar için işe yaramayacak kadar zehirliydi. Artık el aletleriyle üretim başlamıştı. Oysa ne kadar fazla tohum ekilirse o kadar çıkma …

Okumaya Devam Et

15.08.2018

Tahtadan kemikleri, iplerden eklemleri, kemiklerin ve yumuşacık kuzu derisinin arasına da dolgu olsun diye tüy ya da süngerden etleri olan, irili ufaklı kuklalar yapıyordu. Ve türlü türlü kıyafetler dikiyordu bu kuklalara. O kadar çok kuklası vardı ki, o denli farklı karakterler yaratmış ve öyle başka oyunlar yazmıştı ki onlara… nasıl olup da bunları bir tek kişinin yapıp yaratabildiğine şaşıyordum her defasında. On kişilik, oldukça ferah bir çadırda oynatıyordu kuklaları. Çadırın ortasında bir soba yanardı. Tek ışık kaynağı da sobadan yanan ışık ve bu ışığı çoğaltmak için uygun yerlere yerleştirilmiş aynalardı. Bu aynalar aynı zamanda kukla oyununun gerektirdiği gizemli havaya da …

Okumaya Devam Et