28.10.2022

Onu bulduğumda erkeğimin başında duruyordu. Elinde binlerce kere saçına bağladığım saç bağı vardı. Ortasındaki taş batmakta olan güneşin ışığını çoğaltıyor, ışıl ışıl parlıyordu. Aşağıya bir daha baktım. Kocam ölmüştü. Başında duran adamın diğer elindeki hançer hala böğründe saplı duruyordu. Hançerin titremesine ve yüzündeki acıya bakılırsa, ölmeden katilini yaralayabilmişti. Onun hakkındaki ilk düşüncem ne kadar da genç olduğuydu. Daha ondan nefret etmeye bile başlamazken… Sonra acı geldi… Yıllarımı geçirdiğim adamın kaybı bana dev bir sığır gibi çarptı. Boynuzları kaburgalarımı ezmişti sanki. Sonra bir daha baktım bu yüze. Elindeki değerli taşa sevinemeyecek kadar sağlığından endişe eden, gençliği yaptığı şeyi hafifletmeyen yüze… Kalktım. …

Okumaya Devam Et

26.12.2020

Nedendir bilmem, birkaç gündür rüyamda görüyordum onu. Kızgın olmam gerekirken; ben gülümsüyordum, sımsıcak bir çay bardağı tutuşturuyordum eline sokak ortasında. “Hiç içmedim, iç de için ısınsın,” diyordum. Tüm Ç’lerimle gülümsüyordum. Oysa o, bana tüm hayatı zindan etmişti zamanında. Onu affetmiş mi oluyordum şimdi yani? Her şey silinmiş miydi zihnimden? O çayı alıyor ve afiyetle içiyordu. Hep öyle yapmıştı zaten. Çaya zehir koymak, rüyamda bile aklıma gelmemiş miydi? Hep böyle aptal mı olacaktım karşısında? Ne umuyordum ki? Benim çaya daha çok ihtiyacımın olduğunu söylemesini mi? Kendi ellerimle vermiştim ona, neden bunu söylesin? “Sağ ol, güzelmiş.” Böyle demişti rüyamda çayı içtikten sonra. …

Okumaya Devam Et

28.06.2020

Telefonumun ekranında onun adını görmek tuhaftı. Adı ve soyadı yazılıydı rehberde gerçi ama belki de aramızda resmiyet olduğunu hissetmediğim tek kişiydi. Uzun zamandır haber almamıştık birbirimizden. Aramızda kötü bir şey geçmemişti ama nedense uzaklaşmıştık. Kim bilir, benim anlayamadığım, görünür bir şey olmadığından da sormaya cesaret edemediğim, küçük gibi görünen bir ayrıntı vardı. “Merhaba,” yazıyordu mesajda. Sıradan selamlama sözcükleri kullanmazdık biz oysa. Doğrudan doğruya konuya girerdik. Ne olursa olsun hep böyle yapmıştık şimdiye kadar. Ben de merhabasına karşılık verdim mecburen. “Müsait olduğunda bir yerde oturup konuşabilir miyiz? Ne zaman uygunsun?” “Tamam, akşam bana gel. Bir çay içer konuşuruz ne konuşacaksak?” “Tamam, …

Okumaya Devam Et