02.10.2018

Kaynar suya bir avuç biberiye attı. Uykusunu getirecekti biberiye. En azından o öyle umuyordu. … Tabii ki hiçbir şey olmamıştı. Her zamanki gibi… Denediği her şeyde olduğu gibi… Gece gündüz uyumuyor, ara sıra daldığı on beş-yirmi dakikalık uykularla yaşıyordu. Kişiliğindeki dengesizlikleri artık herkes kanıksamış olmasına rağmen o bunu değiştiremediğinden bu durumdan fazlasıyla rahatsız oluyordu. Her şeyi unutuyor, hemen hemen hiçbir şeyi kolay öğrenemiyordu. Ezan sesi gibi aniden yükselen sesleri duyduğunda ürküyor, bir müddet etkisinden kurtulamıyordu. Dükkanların önlerinden geçerken gürültülü müzikler duyarsa ya kaçmaya başlıyor; ya da oracıkta donakalıyordu. Velhasıl, uyuyamıyor ve bunun acısını şiddetle çekiyordu. Bir gün, bir fabrikanın dibinde …

Okumaya Devam Et

19.07.2018

Bir kedinin size hareket etmeyi öğretmesine izin verin. Yemeğini yemesinden itibaren, yani sonuçtan itibaren anlatmaya başlayayım ki onun aslında bir başlangıç olduğunu anlayasınız. Kedi yemeğini yer ama onu ortalıkta koşarak harcamaz. Evet oyun falan oynar ama aslında antrenmandır o. Uyur, koordinasyonunu kuvvetlendirmek, vücudunu onarmak için… Ardından, av bulma süreci başlamıştır. Belirli parametreler dahilinde bir arayıştır başlar kedi için. Dikkat edin, parametrelerden bahsediyorum. Öylesine bir arayışı kastetmiyorum. Bir av bulunmuştur… Strateji belirleme sırasıdır artık. Kedi hala hareket etmemekte, ya da asgari devinimlerle işini yürütmektedir. Vücudunun sınırlarını bilmektedir çünkü. Hesaplar yapar, atlayacağı mesafeyi, saldıracağı yeri belirler… İşte, ancak o zaman, bir tek …

Okumaya Devam Et

08.04.2018

Belindeki cep telefonu kılıfının mıknatıslı kapağını açıp bir alet çıkarttı. Şu genelde eski moda cep telefonlarının büyük, erkeksi, bele takılan kılıflardandı ve mıknatıslı kapak kapanırken tok bir ses çıkıyordu. Bu ses de oldukça erkeksi sayılırdı. Bununla beraber, ne o erkekti ne de kılıftan çıkardığı şey bir cep telefonuydu. Belindeki kılıftaki şey, onun bizzat icat ettiği bir araçtı. İnsanlar arası duygusal enerjiyi ölçen bir araçtı ama bir müzik çalar gibi görünmekteydi. Cihazın hafızasında gerçekten hoşuna giden müzikler vardı ve insanlar onda radyo falan da dinleyebiliyorlardı. Hatta bir psikolog olduğu ve evlilik terapisi yaptığından bu aleti mesleğinde de kullanıyordu. Tahmin edilebileceği gibi …

Okumaya Devam Et

02.03.2018

Ellerimi açtım ve içlerindeki kum tanelerini diğer katrilyonlarcasının yanına bıraktım. Bir çöldeydim ve ellerimdeki iki avuç kum, kumsaldaki diğer kumlara benzese de aslında oldukça farklı bir yapıdaydı. Göle yoğurt çalmıştım; ama bu maya kolay kolay yenilecek yapıda değildi. Yani bu göl gerçekten yoğurt olacaktı tabiri caizse. Avuçlarımdaki kum, biyolojik altın mayasıydı. Yani altın olmayan ama her bir kum tanesinin herbir atom numarasını değiştirmeye ayarlı, biyolojik bir yapı… Diğer mayalar gibi gaz yerine küçük çapta, zararsız diyebileceğimiz bir tür enerji açığa çıkartmaktaydı; ancak biyolojik varlıkların pek zarar görmeyeceği türden bir enerjiydi bu. Aslında zarar görmek derken, radyoaktif diyebileceğimiz bir enerji değildi …

Okumaya Devam Et