18.03.2024

“Birinci Bölüm”> “İkinci Bölüm”> “Üçüncü Bölüm”> “Dördüncü Bölüm”> Ne yalan söyleyeyim, irkilmiştim. Ani bir hareket yapmasını hiç beklemiyordum. Gerçi konuşmuştu, beklemediğim daha ne yapabilirdi ki? “Gitmek mi istiyorsun?” “O kadar iyileşmedim daha. Sadece… biraz hava almak istedim.” “Haklısın. Bunu düşünmediğim için lütfen kusura bakma.” “Sorun değil, ne de olsa anlaşabiliyoruz öyle değil mi?” “İyileştikten sonra gitmeyi mi düşünüyorsun?” “Neden sordun?” Gerçekten niye sormuştum ki? Kalmasını mı isteyecektim? Belki de bağlanmak istemiyordum. Konuşabilen bir hayvan, kim kendisini bağlanmaktan alıkoyabilirdi? “Bilmem, belki kalsan ikimiz için de iyi olur. Gerçi kendi isteğinle ailenden, süründen ayrılmıştın biliyorum. Benimle birlikte yaşamak isteyeceğini düşünmek hiç mantıklı …

Okumaya Devam Et

27.10.2023

İntikamın hayırlısı olur mu? “İntikamdan vazgeçmek,” dediğinizi duyar gibiyim. Bunu düşünürken içten içe küçümsediğinizi de… Hayır, intikamdan vazgeçmek hayırlı bir intikam değildir. İntikamdan vazgeçtiğinizde intikam almamış olursunuz, kelime oyunlarına gerek yok. İntikam alınmadan hayırlı intikam olmaz, işte size düz mantık. İntikam alan kişi gerçekten tatmin olduğu zaman o intikam hayırlıdır. Çoğu zaman intikam alan kişi tam olarak tatmin olmaz ama ben öyle olacağım. Aşırı bir intikam düşünmüyorum, tam gerektiği oranda olsun istiyorum. Kızgın değilim, daha çok huzursuzum ve bunu değiştirmeyi, en azından hak ettiğim sakinliği ve mutluluğumu, o normal ruh hâlimi geri almak istiyorum sadece. Mesele şu: Çok sevdiğim, iyi …

Okumaya Devam Et

14.10.2018

Merdivenlerden çıkıp koltuğa oturdu. Kemerler otomatik olarak ayarlandı. Güvenlik çubuğu, tıpkı bir eğlence parkındaki araçlarda olduğu gibi aşağı inip kitlendi.. Araç kapandı, tüm sistem kendisini otomatik olarak ayarladı. Sıra kontrol etmekteydi. Aracın tek yolcusu olan ona düşüyordu bu rutin görev. Rutin ama önemli bir görevdi çünkü uzaya gidecekti. İlk defa, tamamen yeni bir teknolojiyle çalışan bir aracın ilk yolcusuydu. İlk defa başka bir yıldıza doğru yolculuk edecek, ışık yılları aşacaktı. Roketler ateşlendi ve hafif bir sarsıntıyla uzaya çıkıverdi. Araçtaki tek gereksiz eşya bir balya samandı. Saatler süren toplantılara mal olmuştu bu balyayı götürmek. Her bir saman çöpü teker teker kontrol …

Okumaya Devam Et

06.12.2017

Konuşmayı sevmiyordu. Kimseyle… Belki kendi kendisine… Gülmeyi seviyordu ama. İnsanlara gülmeyi seviyordu. Sadece konuşmak gereksiz geliyordu ona. Bir gün bir dergide bir makale okumuştu. Kargalar, papağanlar, maymunlar ve filler diğer hayvanlara göre zekiydi ve bunun nedeni topluluk halinde yaşamalarıydı. Yani bu insanlar için de geçerliydi. Ne kadar iletişim kurarsan o kadar zeki olurdun, beynin o kadar çok gelişirdi. Bu kadar basitti. En azından bu araştırma ve türevleri böyle söylüyordu. Oysa o iletişim kurmayı sevmezdi. Toplumla belli bir iletişimi de yoktu. Yani en aza indirgemişti her şeyi. Peki zekası? Ona göre gayet iyi çalışan bir zihni vardı; çünkü insanları, daha doğrusu …

Okumaya Devam Et