11.11.2018

Hayvanlarla konuşabiliyordu. Onlara emretmek için kullanacak bir yüzüğü yoktu. Çoğu zaman umursamıyordu hayvanlar onu. Bitkilerle de konuşabiliyordu. Cinler, hayaletlerle de… Ne mührü vardı ne de bir adamdı. İktidar değildi iletişiminin amacı. Amacı sadece anlamaktı. Bir ağacın bakış açısı, bazen yapacağı bir reklamda çok işe yarardı. Bir reklamcıydı… İşinden bıkması uzun sürmeyince bir medyacı olmaya karar verdi. Bir televizyon, radyo ve gazete alıp işe başladı. Yaptığı haberler, programlar, diziler ve tartışmalar hiçbir medya kuruluşunkine benzemedi. Yavaş yavaş, cinleri, hayaletleri, bitkileri ve hayvanları temsil etti. Artık bir politikacıydı. Çok geçmedi, dünyanın başına geçti. Ne mührü vardı ne de bir adamdı.

Okumaya Devam Et

11.07.2018

Bir yüze, bir bedene bürünmek mümkün olabilseydi… Yani istediğimiz bir yüz ve bedene… Ben en akılda kalmaz olanına bürünmek isterdim. Her şeyim silik olsun dilerdim. İnsanlar beni fikirlerimle kafalarına alabilirlerse, işte ancak o zaman görünür olabilmek için. Tıpkı bir hayalet gibi.., hayal edebildiklerinde görünmek isterdim. Gerçek olan beni zihinlerinde canlandırabildiklerinde. Eksikliklerim ve fazlalıklarımla. Eksikliklerimi gidermek, fazlalıklarımdan alabilmek için… Kül Kedisi masalındaki peri, keşke bana uğrasaydı. İşte o zaman ondan gece yarısına kadar bu şekilde silik olmayı dilerdim herhalde. O zaman camdan bir ayakkabı düşürmeme gerek kalmazdı. Eğer beni görürse… Yeterdi işte… Gerçi, ben bir erkek olduğum için… Ne fark eder …

Okumaya Devam Et

14.04.2018

Kanepenin üzerinde oturuyorlardı. Birbirlerinden bir insan boyu uzaktaydılar. Bir hayaletin, o hayaletin dolduracağı boşluktan ne bir milim eksik, ne de bir milim fazla bir boşluktu aralarındaki. Artık aralarında olmasa da daima düşünüldüğü için iki tarafı keskin bir kılıç gibi ruhlarını, birlikteliklerini biçiyordu boşu boşuna. Birbirlerini sevginin en gerçeğiyle sevseler de o varlık bu gerçeklikten şüphe duymalarına neden oluyordu işte. O insana ihanet falan etmemişlerdi. Sadece onun istediği olmamıştı o kadar. Yine de; onu sevdikleri için hayal kırıklığını üstlenmişlerdi hiç düşünmeden. Oysa kendi hayal kırıklığının sorumluluğunu alamayan birisi onların sevgisini hak etmemeliydi. Her şeye rağmen; onun payına yalnızlık düşüyordu ve bu …

Okumaya Devam Et