Tek başıma oturduğum alçak duvara bakıyordum. Bir bahçeyle yolu sadece ayırmak için örülmüş bir duvardı. Tehditkar değildi, uyarıyordu sadece. Rica ediyordu. “Burada bir bahçe var ve bahçedekiler bunu bilmenizi istiyor haberiniz olsun. Buyurun, üzerime de oturabilirsiniz. Belki bir şeyler yer, bir şeyler okursunuz. Yalnız çok rica edeceğim, bahçeye girmeyin. Belli mi olur, belki ayağınızla yeni bitmekte olan bir çiçeği eziverirsiniz. Yazık değil mi? Topunuzla bir gülün dalını kırıverirsiniz belki. Kedilerin, köpeklerin başımızın üzerind yeri var. En kötüsü bir kökün dibine tuvaletlerini yapıp toprağı eşerler. Ne güzel, gübre olur oncağızlara da. Bir de kuşlar gelir. Onlar da buyursunlar gelsinler. Zaten bir …
Etiket: bahçe
16.12.2017
Uçsuz bucaksız bir bahçesi vardı. Her hafta sonu ziyaretine giderdim. Kimi zaman civcivleri görmeyi, kimi zamansa olgunlaşan domateslerine bakmayı bahane ederdik; ama oraya gitmemin tek sebebi varlığından kaynaklanan huzuru solumaktı. Bahçenin yarattığı huzur da cabası… Benimle konuşması, yabani otlardan yakınması, köpeğini çağırması, ona yiyecek bir şeyler verip işine devam etmesi, akşam birlikte bir şeyler yiyip semaverinde hazırladığı çaylarımızı yudumlamak… Sabahın beşinde kapımı nazikçe tıklatması, apar topar uyanıp birlikte yumurta toplamaya gitmek, yumurtaları çırpışı, dolaba bakıp içine ne koyacağımızı birlikte seçmek, sonra hem birlikte ufak tefek işleri yapıp hem sohbet edişimiz, ona işimi, etrafımdaki insanları anlatıp onlar hakkındaki sorularını cevaplamak… Bunlar …
06.11.2017
Güneşin ilk ışıkları görünmeden kalkardı. Şehir merkezinin tam ortasında, en civcivli yerinde bir gökdelenin en üst katında özel, küçük bir bahçe keşfetmişti. ne gökdelende ikamet ediyordu ne de bir tanıdığı gökdelende yaşıyordu. Bir iş görüşmesinde görmüştü bahçeyi. Ne yapıp ne etmiş, bir anahtar kartını aşırıp oraya girmek için insanlara bir sürü bahane hazırlamıştı yedeğinde. Gerçi kimse sabah erkenden onun orada ne işi olduğunu merak edecek durumda olmazdı. Herkes işine yetişme telaşında oluyordu nihayetinde. Bahçenin kime ait olduğunu hâlâ bilmiyordu. Bilse ne olacaktı ki? Hâlâ işsizdi. Hiçbir saygınlığı, karizması yoktu. Bir haftaya kadar kira vermezse evsiz de kalacaktı. Zaten tek başına …